12 Ocak 2015 Pazartesi
Karanlıkta Diyalog
"Şükürler olsun " ... Karanlıkta Diyalog'dan çıkar çıkmaz ilk aklınızdan geçen, ilk düşündüğünüz, yanınızdaki arkadaşınızla ilk paylaştığınız cümle bu oluyor...
Karanlıkta Diyalog, Gayrettepe Metro istasyonunda gerçekleştirilen ziyaretçilere zifiri karanlıkta görme engelli rehberler eşliğinde 90 dakika temsili İstanbul gezisi yaptıran bir etkinlik....
Etkinlik, Dünya üzerinde 130 kentte 7 milyondan fazla ziyaretçiye ulaşmış hala da ulaşmaya devam ediyor.
İstanbul'da Gayrettepe Metroda mart sonuna kadar devam edecek.
Daha dün etkinliğe gitmiş birisi olarak, mart sonundan önce bir kez daha gideceğimi ve aynı deneyimi tekrar yaşayacağımı söylemek istiyorum.
Herkese de tavsiyem mutlaka bu deneyimi yaşamaları, hayatlarından 90 dakikayı bu etkinliğe ayırmaları... Etkinlik hem görme engelli insanları daha iyi anlamamızı, empati kurmamızı sağlıyor hem de görebiliyor olmanın ne kadar büyük bir nimet olduğunu, sahip olduğumuz herşey için şükretmemiz gerektiğini hatırlatıyor..
Etkinlikte zifiri karanlık bir odaya 8 kişilik ekipler olarak giriliyor. Görme engelli rehber, bize sesiyle eşlik ediyor, bizi yönlendiriyor. Elinizde bastonlarla duvarlara tutunarak, rehberi dinleyerek ilerliyorsunuz. 90 dakikanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz bile... İçerideyken hiçbir tehlikenin olmadığını bildiğiniz halde beyniniz size temkinli olmanızı da söylüyor bir yandan.. içinizde hafif bir kuşku korku oluyor, duvarlara tutunurken ya elime bişey batarsa diye... 90 dakikalık zifiri karanlık boyunca, diğer duyularınızın daha aktif olduğunu hissediyorsunuz. Koklama, dokunma, duyma, hissetme.. Biz yol boyu rehberimizle konuşarak onla ilgili bilgiler alarak sohbet ederek ilerledik. Etkinliğin esas amacı zaten farkındalığı arttırarak görme engelli insanları ötekileştirmemek, onlarla olan paylaşımı arttırmak.."Diyalog" kelimesi etkinliğin kilit noktası..Ben kendi adıma etkinliğin amacına ulaştığını düşünüyorum.
Etkinlik bittiğinde ben ne yapabilirim, nasıl yardımcı olabilirim görme engelli arkadaşlara diye düşünmekten kendinizi alamıyorsunuz. Onlar için önemli olan maddi destekten öte manevi destek.. Öncelikli olarak görme engelli arkadaşların hiçbir şey yapamayacağını düşünmekten vazgeçmeliyiz, sosyal ve profesyonel olarak hayatın içerisinde olabileceklerini bilmeli, buna göre davranmalıyız. Onlar bilgisayar kullanabiliyor, iphone kullanabiliyor ve diğer tüm duyguları bizden çok daha gelişmiş..
Biz rehberimizle konuşarak, Dünya Göz Hastanesi'nin yaptığı bir uygulamayı öğrendik. "Sesli kitap" olarak isimlendirilen uygulamada stüdyo ortamında kitap okuyorsunuz ve Dünya Göz bu kitapları görme engelli arkadaşlara ulaştırıyor. Bu konuyu araştırıp en yakın zamanda bu uygulamanın bir parçası olmak istiyorum.
Son olarak, görme engelli arkadaşlara hayatı kolaylaştıracak uygulamalarında getirilmesi lazım, belediyelerin bu konuda duyarlı olmasını sağlamalıyız. Metrobüs ve bazı otobüslerde olan durak isimlerinin sesli olarak söylenmesi uygulaması yaygınlaşmalı, trafik ışıklarının sesli olarak söylenmesi uygulaması yaygınlaşmalı, yolların engebeli hali biran önce giderilmeli gibi... Benim aklıma gelenler şimdilik bunlar. .
Diyaloglarımızın hiç kesilmediği bir yaşam dileğiyle..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder